MUSA KOCAMAN: “MECLİSTE KAHKAHA DEĞİL, EMEKLİNİN SESİ DUYULSUN!”
TBMM Genel Kurulu’nun görüştüğü “Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” düzenlemesi en düşük emekli aylığını 16 bin 881 liraya yükseltti. En düşük emekli maaşı görüşmeleri sırasında AK Parti sıralarından kahkahalar yükseldi. TBMM Başkanı Bekir Bozdağ’dan uyarı geldi. Bozdağ, “burası kahvehane değil, saygı gösterin” diyerek gülen milletvekillerini Genel Kurul’dan dışarı çıkmaya çağırdı.
“KAHKAHA SUSSUN; EMEKLİNİN SESİ DUYULSUN!”
Konuyla ilgili MESK Genel Başkanı Musa Kocaman açıklama yaptı:
“En düşük emekli aylığını da içeren Torba Kanun görüşmeleri sırasında bazı milletvekillerinin kahkahalarla gülmesi, sadece meclis ciddiyetine değil, milyonlarca emeklinin alın terine, emeğine, onuruna da açık bir saygısızlıktır.
Sayın TBMM Başkanı Bekir Bozdağ’ın bu hadsiz tutuma karşı gösterdiği hassasiyet için kendisine teşekkür ediyoruz. Ancak aynı hassasiyeti, emeklilerin hakkını almasında da görmek istiyoruz. Meclis kürsüsünden sadece “susun” denmesini değil, “duyun” denmesini bekliyoruz. Emeklinin sesini, çığlığını, haykırışını duymanızı istiyoruz.
Meclis kürsüsünde kahkaha atanların şunu bilmesini isteriz: Bugün 16.881 lira ile hayatta kalmaya çalışan milyonlarca insan var. Bu maaş bir lütuf değil, yıllar süren emeğin karşılığıdır. Emeklilik bir yük değil, devletin asli görevi olan sosyal adaletin temel taşıdır. Bu insanlar bir ömrü devlete, millete hizmetle geçirdi. O kahkahalar yalnızca onları değil, bir ülkenin vicdanını incitmiştir. Emekli kimseden lütuf beklemiyor, emekli maaşı bir haktır. Yıllarca çalışan emekçinin, memurun bizzat kendi maaşından ödediği primleri, emekli olduğunda geri almasına emekli aylığı denir. Bu aylık, tüm vatandaşların doğal ve Anayasal hakkıdır.”
“MUHALEFET ENFLASYONU HESAPLAYAMIYOR!”
“Bir başka acı gerçeklikse muhalefet sıralarından gelen önerilerle ortaya çıkmıştır. Muhalefet partilerinden gelen "en düşük maaş 35 bin lira olmalı" önerisi şaşkınlık yaratmıştır. 35 bin lira ile ne geçmişteki alım gücü yakalanır ne de emeklinin yoksulluğu son bulur. Eğer doğru bir karşılaştırma yapılmak isteniyorsa, 2005 yılında emekli maaşıyla yaklaşık 15 çeyrek altın alınabiliyordu. Bugün bir emeklinin aynı alım gücüne sahip olması için maaşının 105 bin lira olması gerekir. İşte enflasyonun gerçek yüzü budur. Emekli aylığı konuşulurken, rakamlar değil gerçekler konuşulmalıdır. Gerçek ise açlıktır, yoksulluktur, unutulmuşluktur.
2008 yılında 5510 sayılı düzenleme ve enflasyon nedeniyle emekli maaşı hakedilen oranda artış göstermemektedir. Emekliler zam değil, lütuf değil, hiçbir şey istemiyor. Sadece ve sadece hakkı olanı yani yıllarca ödediği primlerden Devletin Hazinesinde biriken maaşını istiyor.
Ama bu sırada, emeklinin haline parlamento gülüyor, muhalefetse yanlış hesap yapıyor.
Biz MESK olarak diyoruz ki: Kahkahalarla değil, vicdanla konuşun. Kelimelerle değil, adaletle tartın.Ve bilin ki: Emeklinin yaşadığı hayat, sadece bir istatistik değil; bu ülkenin vicdanıdır. Adil, hakkaniyetli ve yaşanabilir bir emekli maaşı için mücadelemiz sürecektir.”
Musa Kocaman
MESK Genel Başkanı